İşim var, yetiştirmem gereken fotoğraflar, toparlanması gereken dosyalar, kendimle savaşıyorum 18:30 dersine mi gitsem 19:30’a mı yoksa bugün de mi gitmesem yarın giderim, yok yok dün de gidemedim, kaldır popoyu Ayça!! 15 dakika sonra salondasın hem de yürüyerek diye kendimi ittiriyorum.
Havada bahar kokusu olsa da hala akşam üzeri serinliği var, yürümek iyi geliyor. Kalabalık, trafik, evine dönen insanlar, koşuşturmaca. Salonun olduğu hana girerken hala üşengeçlik üzerimde, şehrin ağır kokusu sinmiş bedenime. Zorla çıkıyorum merdivenleri. Kapıdan içeri girdiğimde mis gibi bir koku ve derin beyazlık siliyor tüm şehir merkezinin griliğini ruhumdan.
Gülümseyen iki yüz karşılıyor. Üstümü değiştirip sessiz salona geçiyorum. 3 kişiyiz: sadece 3 ! :=) Bu sadece 3 ler beni takip ediyor sanki :=) 3 senedir başlayıp başlayıp 3 gün sonra terk ettiğim yoga dersinin başlangıcında yine “yapamam” telkinlerimle boğuşurken buluyorum kendimi.
– Daha önce yoga yaptınız mı? diyor Vedat hoca ( hoca camide diye tamamlamak geliyor içimden Hayat Bilgisindeki Afet öğretmeni anarak 🙂 )
– Evet yaptım, uzun yıllar modern dans yaptım sonra evde yoga ile devam ettirdim, doğuma 3 gün kalaya kadar! sonrasını sorsanız 3 senedir hiç bir şey yapmıyorum! Umarım canım çok acımaz. (İç ses: geçen günkü pilates dersinde pek yanmadı canım ama.. göreceğiz bakalım..)
-O zaman tamam sorun olmaz.
Uzanıyoruz yere, hala gerginim, gözleri kapatıyoruz,ışıklar da söndü, hafif bir müzik var fonda. Yavaşça bırakmaya başlıyorum kendimi, kafamda kelimeler uçuşuyor hala, hükmedemiyorum, yapılacak işler sıralanıp duruyor. Hoca gelip de eliyle gergin sırtımı düzeltene kadar böyle sürüp gidiyor. Sırtımı bıraktığım zaman birden zihnimi de bırakıyorum sanki. Kurtulmaya başlıyorum. Evet olacak gibi. Ders devam ediyor, ben açılıyorum, esniyorum, kaslarım yanıyor, ben esnedikçe hoca biraz daha harekete girmeme yardımcı oluyor, ben daha da açılıyorum, nefesim genzimden içime akıyor, kaslarım yumuşuyor, ısınıyorum ve bu böyle sürüp gidiyor tam 1,5 saat, sanki 1,5 dakika gibi gelen!
Dersten çıktığımda kendimle konuşurken buluyorum eve dönüş yolunda kendimi yine. Bu sefer işler sıralanmıyor kafamda. Bir yumuşaklık var sanki, yürümüyorum da uçuyorum. Eve gidip bir yasemin çayı koyup derin bir nefes alıp uzanmaktan başka bir şey yok kafamda. Bir de hocanın bana dediği:
kendi sınırlarını aşağıda tutuyorsun, daha fazlasını yapabileceğini bilmelisin!
cümlesi yankılanıyor kulaklarımda.
Hep böyle değil mi benim hayatımda diyorum. Yapacağımı zannetiklerim hep yaptıklarımın altında, sınırlarım hep dar! Aklıma 2003 yılındaki Kaçkar faaliyeti geliyor. Sis vardı çokça. Görüş mesafesi yanımdaki Alpay kadardı. İnmemiz gereken bir yol vardı gölün yanından ve ineceğim yeri görmediğim için çok gerilmiştim. Sızlanmaya ve hatta ağlamaya başladığımı hatırlıyorum ” ben buradan inemem” diye. Tam o sırada aşağıdan sisin içinden elinde sopasıyla tepeyi çıkan,yaklaşık 60-65 yaşlarında belki daha bile fazla bir teyze belirdi karşımıza. Çok utandım kendimden. Yapamamlarla sıvanmış beynimin bana hükmetmesinden sıyrılmam gerektiğini o gün anlamıştım. 7 sene geçti hala ayrışmaya çalışıyorum. 7 sene içinde farkındalığım oldukça artmış olmasına rağmen beni hiç tanımayan birinden duyduğum yukarıdaki cümle hala arpa boyu yol aldığımı gösteriyor bana. Sınırlarımı beynim koyuyor ve hükmetmek için güç harcamam gerekiyor!
Ve işte böylece kendime dönmemi sağlıyor yoga.
Sadece salonda değil, tüm yaşam biçimimde bu formu geri kazanmalıyım. Kaybettiğim dengemi geri almalıyım. Fark ettim ki beni mutsuz eden 13 kilo fazlam değil, beni mutsuz eden bu dengeyi kaybetmiş olmam. Geri kazandığımda vücut ağırlığım da beyin ağırlığım da gidecek zaten.
Dersin sonunda uzanıp üstümüze çektiğimiz battaniyenin sıcaklığı ve gözümüze koyduğumuz o torbalardaki keskin lavanta kokusu burnumda, çölde vaha bulmuşçasına mutlu olduğumu düşünüyorum Şişli’nin ortasında bulduğum bu yoga merkezi ile.
Motive miyim? Evet!!
Fotoğraflar: Ben
Model: Merih Kenet
Yorumlar (19)
Özge B :
13 Nisan 2010 | 21:05Kih kih, tam da bu ay, tam da bu sebeplerle pzt-cuma pilates, çarşamba yoga yapıyorum.
Da benim yogam bu kadar şahane değil, kıskanç yaptım galiba lavanta falan:)
AyçA :
13 Nisan 2010 | 21:45:=) Yakın olsan gel derim o kadar beğendim ben burayı:=) çokhayıflanıyordum tüm güzel stüdyolar karşıda diye ..
sen nereye gidiyorsun?
Aslı :
13 Nisan 2010 | 22:52ah ahahhha ahh
darısı başıma
AyçA :
13 Nisan 2010 | 22:58:=))inşallah .. yakın olsak ben seni sürüklerdim ;)ama yine de sana uzak değil bir bak istersen Başak da biliyor orayı anlatsın sana :=)
Açalya :
14 Nisan 2010 | 03:54Harika! yoğun çalışan insanların yoga yapması iyi. Boş gezenin kalfası olan ben, Dante akşam uyuduktan hemen sonra fitnısa gidip 1 saat çalışıyorum 7 gündür. Daha enerjiğim, zayıfladım, cirlop gibi oldum! Yoga falan yapamam ben, bana mistahak olan tek şey spor!
AyçA :
14 Nisan 2010 | 22:11@Dante kaçta uyuyor ki sen gidebiliyorsun:) ben erinin uyumasını beklersem yandım:=) 9,5tan önce yatmıyor hatta öğlen uykularını kaldırdığı halde artık! ben fitness da seviyorum ama yoga daha çok dans etmişolmanın verdiği bir şey sanırım hep esnemek istiyor kaslarım:S
@Sedef teşekkür ederim .. uzun zamanlar yaptığım yoga ve dansı doğumdan sonra terk etmiştim sanırım şimdi hazırım hazır olmak için bir yere para ödemem de gerekiyormuş!:=)) eskiden evde çok düzenli yapardım ama şimdi olmuyor.
@Gökşencim sınırlarını mayısta kaldır e mi ? ..:=) çok iyi gelecek biliyorum 😉
Açalya :
14 Nisan 2010 | 03:55mistahak=müstahak
Gökşen :
14 Nisan 2010 | 10:59Neden yapamadığım her aktiviteyi yapan insanların yazılarını okurken ağzım sulanıyor da senin küçümsediğin arpa boyları bana imkansız oluyor 🙁
sorarıııım nedeeen diye kendime bağırasım var ama cevabı pek güzel özetlemişsin: kendime koyduğum sınırlar. Mayıs’da bioenerji atölyelerine katılmak istediğimi hatırladım birden… bakar mısın ne yapmak istediğimi bile unutyorum ben koşturmada yahuu.
Sedef :
14 Nisan 2010 | 10:45Ben de ilk dersimden sonra tam tarif ettiğin gibi bir ruh hali içerisindeydim ve o sene yaptığım en iyi şeyin yogaya başlamak olduğunu düşündüm. Şimdi de hayatımdaki en iyi adımlardan biri olduğunu düşünüyorum ve niye bu kadar geç kaldım acaba diye soruyorum. Bizim hocaya da soyleyince gayet dingin bir şekilde “şimdi hazırmışsın demekki Sedef, aklına takma” dedi:)o dinginlik hali beni 1,5 gün kadar idare ediyordu. Bakalım sen nasıl hissedeceksin. Çıktığın keşifte güzel mertebelere ulaşman dileğiyle…
Sevgiler
köşenin delisi :
15 Nisan 2010 | 21:56ne güzel anlatmışsın, ben de mi tekrar başlasam yogaya… canım çekti valla..ama o kadar uzun süre ara verdim ki puffff :S
AyçA :
16 Nisan 2010 | 23:23Olsun yine başla nolucak ki :=)
Açalya :
17 Nisan 2010 | 04:33Dante 8`de yatakta Ayça’cığım. EN GEÇ 8 buçukta pireler uçuşmaya başlıyor. Bizde de öğlen uykusu yok 2 aydır falan.
Açalya :
17 Nisan 2010 | 04:35Hele bugünlerde iyice yoruluyor, uyuması 2 dakika almıyor, o yüzden 8:15 gibi uyuyor diyelim.
AyçA :
18 Nisan 2010 | 10:25Erin gündüz uyumuyor ama akşam üzeri 40 dakika kadar uzanıp tv seyrediyor sanırım şarj oluyor o sırada sonra da 9-9,5 gibi yatağa gidiyor.. 🙁
neyse ki Alpay eve 6-6,5gibi geliyor ben de gidebiliyorum :=))
Özge B :
21 Nisan 2010 | 20:36Sayın Yazar çok hafiflediniz sanırsam, öyle ki klavye bile uçtu, bağlanıp da yazamıyorsunuz 😛
AyçA :
21 Nisan 2010 | 22:16hahaha:=)) sayın okur geçen hafta kendimi aşarak 4 tane doğuma girdim,öyle hafifledim yani :=)) çalışıyorum çalışıyorum çalışıyorum.. kafamda kelimeler birikip duruyor lakin!
biraz daha olgunlaşsınlardökülecekler parmaklarımın ucundan.. hafifliğimin hızında :=)
nasıl ? :=)
öpüyorum
Zeynep :
26 Aralık 2015 | 01:16Merhaba. Postu yazdığınız zamanın üstünden epey geçmiş ama bir sorum olacaktı, eğer yanıtlayabilirseniz çok sevinirim.
Ben Bakırköy’de “maya yoga”ya gidiyordum ve çok da memnundum. Ancak şimdi Acıbadem’e taşındık. Kadıköy civarında bana önerebileceğiniz yogayı hareketleri ve felsefesiyle doğru öğretebilecek bir yer tavsiye edebilir misiniz? Hatta sertifika alıp eğitmenlik de yapmak istiyorum.
Ayça Oğuş :
26 Aralık 2015 | 10:13Merhaba :=)
Anadolu yakasında nefess yoga Merih Kenet ve cihangr yoga var bildiğim ama .. size en yakın olanı hangisi bilemedim 🙁 Eğitmenlik için bir yonlendirme yapamam aıkçası cunku kalbinize iyi gelen hocayla yapmak eve yakın olmasından daha oncemli gibi ben şu anda yogatme da TT alıyorum
Zeynep :
29 Aralık 2015 | 23:27Çok teşekkür ederim. Bana en yakını nefess yoga gibi gözüküyor. Ama eğitmenlik konusunda görüşünüze hak veriyorum. Maya yoga’da Yogi Kazım Gürbüz’ün kızı Hikmet Gürbüz veriyor dersleri. Sanırım bana bakırköy yolları gözüküyor, ama çok uzak maalesef. Hay Allah bilemedim:( kalbimi bir yola açtım, niyetine girdim, sonrasını bilemiyorum. Dilerim kendimin ve bütünün hayrına ne ise o olsun🙏🏻