8

Bir haftanın ardından..

Bir haftanın ardından :

Sonbaharın en güzel pazar günlerinden birini Şebnem ve Kerem’in bahçesinde yaşadık.. sessiz, yeşil,bol topraklı,taze domatesli,dalından kiwili,köy tereyalı,yumurtalı kahvaltılı,mis gibi böğürtlenli..
Bu güzelliğin karşısında Erin öğleden sonra anlamsız bir şekilde bir ateşe sahip oldu.. eve döndüğümüzde yatana kadar kucağımda, göğsüme başını koyup koltukta kıpırdamadan yattı.. sağa sola döndü, etleri ağrıyordu sanırım.İlk defa bu kadar halsizdi.. sabah kalktığında ise hiçbirşeyi yoktu: anlamadık..

img_5150

Bu hafta sanat aktivitelerine suluboya ekledik.. fırçayı suya batırıp boyaya süreceği ile ilgili süpheleri oldu Erin’in 🙂 parmağıyla devam etmeyi tercih etti 🙂 Oyun grubunda ise elişine el attık. Önce pek ilgisini çekmese de sonra çıkartmalar biraz ilgisini çekti.


Ertesi gün kırtasiyede alışveriş yaparken kullandığı çıkartmaları görünce bana ” nemnem,damba” ( Şebnem, Damla) diyerek burnunu gösterdi. İlgisini çekmediğini düşünmenin ne kadar hata olduğun fark ettim.. şimdi evde çıkartmaları yapıştırıyoruz 🙂 Bu arada biz çok eğlendik..

bunu Erinle yaptık: 

Bu da benim sanat eserim.. fena değilim 😛 

Erince de bunun adı : ABAMBU ani kardan adam 😀

“Abu” ( Ebru ) ablası oğlumun..TETE’nin isim sahibi.. 🙂 telif hakkı ödeyeceğiz kendisine söz 😛 Bir akşam boyunca esir aldı kendisini.. ne kadar oyunu oyuncağı marifeti varsa döktü ortaya..bu aralar eve sevdiği kişiler geldiğinde elinden tutup odaya hapsediyor. Odasında oynamaya alıştırmamız güzeldi ama akşamları salonda oturmak istediğimizde artık biraz sıkıntı yaşıyoruz: İlla ki odasına biri gidecek onunla..

img_5320

Bu haftanın bir kaç ilki de var..

Öncelikle Alpay ve ben, Erin’i pazar günü babaanne ve dedeye bırakıp başbaşa bir Eminönü turuna çıktık. Uzun zamandır ya ben Erine bakıyordum Alpay işine ( ki bu çok az oluyor 🙁 ) ya da Alpay Erine bakıyor ben işime.. Anneanne Erine baktığında ise sadece ikimizde işimize!!.. keyfe keder bir günü başbaşa geçirmeyeli ne çok olmuş..Çocukla ilişkilerde bunun yapılması gerekiyor. Arada çocuk da anne-baba da nefes almalı.. çocuğu bırakıp gitmek her ne kadar sevgisizce görünse de aslında bunun daha büyük bir sevgi olduğu ironisi var.. tıpkı çocuğu çok sevdiğin için istediği herşeyi yapmanın aslında büyük bir zarar olduğu.. yapmazsan dışarıdan ” ne kötü anne baba” damgası yediğin aslında çocuğunu çok sevdiğin için ona zarar vermek istemediğin için herşeyi yapmadığın gibi.. karışık oldu.. ironik bir durum anlatması da zor oldu..

Sonuçta çok güzel bir pazar gününde gezdik, arka sokaklarda hamalcı kahvesinde kahve içtik, fotoğraf çektim,nefes aldık..

Bir diğer ilk ise -sonunda bu sabaha gelebildim- : Artık sokağa bezsiz çıkıyor Erin..Pazar günü babaanne/ dedeye giderken de takmamıştık ama sonuçta eve gidiyorduk. Bu sabah bir cesaret parka giderken bezini takmadım. Evden çıkarken tuvalete girdi, parkta oynadı, sürekli sordum hatta yanıma kavanoz bile aldım belki gelirde yaptırırım diye. Ama kavanoza da yapmak istemediği gibi evde yapacağını belirtti 😀 ..Eve dönene kadar tuttu ve galiba bir devir daha başladı bizim için..

Bir anne için yapı taşları nelerdir bilmiyorum ama tuvalet galiba büyük bir yapı taşı.. sanırım taşı doğru yerine koymayı beceriyoruz .. bir gece kaldı gibi.. onun da zamanı geldiğinde kendiliğnden ve yine biraz çaba ile tabii ki çözüleceğini biliyorum…

Uzun bir post oldu..Erin bu aralar öğlen az uyuyor bana pek vakit kalmıyor.. Bu hafta dahil 3 hafta boyunca ofise gitmeyeceğim.. kısa bir mecburi tatildeyim.. uyuduğu zamanlar az olunca yapacak işler de birikiyor..

Unutmadan ekleyeyim notlarıma:
Erin artık büyük-küçük kavramlarını da öğrendi.. yerinde kullanıyor: Eve yakın parkın küçük park Nişantaşındakinin büyük park olduğunu biliyor.. sıcak – soğuk biliyor.. karşıtlıkları anladı diyelim.. Kelime haznesi çok gelişti..birçok kelimeyi kullanıyor : asansör bile diyor 🙂

Mama sandalyesini artık kullanmıyor.. büyük adam gibi “dandalye”de (sandalyede) oturup yemeğini yiyor 🙂 bir de boyu yetse 😛 çorbasını,yemeğini,pilavını herşeyini artık kendi yiyor..

Bu kadar çabuk mu olacaktı bunlar.. olmadan önce olsun diye acelem neden di o zaman ??.. birden okula gidecek sanki ..

Hepsini kaydediyorum ..kaydet kaydet nereye kadar!!..:) şimdilerde elle tutulur bir albüm yapma işine giriştim..albümleri hazırladım..bu günlüğü tutmuş olmakla iyi bir iş yaptığımı daha da iyi anladım.. kocaman bir albüm yaptırdı amcası benim yönlendirmelerimle .. sanırım ciltçi ya da en yakınımız amcamız bile artık deli olduğumu düşünüyor.. osmanlı tarihi yazacak sanki.. kocaman iki cilt oldu.. bu kışın işi bunları doldurmak..sadece fotoğraf albümü değil tabii bu..herşey olacak.. 0-3 yaş bir albüm inşallah 3-6 yaş bir diğeri.. sonrası devam eder mi bilmiyorum 🙂 ama 0-3 yaş kesin olacak..

Bu günlüğün de ömrü kafamda biçildi gibi bu durumda..

Zamanla o da olacak..

Şimdi oğlumla yemek yeme vakti..

Paylaş :=)

Comments(8)

  1. Yanıtla
    Sabahnur says:

    bizim için wc eğitimine daha var, önce memeden kesilcek ,ikisini aynı anda yapıp garibimi tüm lüxlerinden mahrum etmek istemiyorum:) 2yaşa ne kaldı dimi?:p bakma ben ondan çok üzülüyorum:)

    Ayça,kaçırdım heralde,işin nedir?,ofiste ne yapıyorsun?:)

  2. Yanıtla
    ebru says:

    abu ablası 7/24 oyun oynayabilir onunla valla hemide büyük bir zevkle:)
    resmen terapi gibi bi şey bana:)
    valla bu şirinlikten hele ki yemek masasının etrafındaki abu diye dönüp dolanmalarından sonra ben telif hakkımdan vazgeçtim.”TETE” yi kendinizin gibi kullanın:):)

    şu kırmızılı ,sütlü, kurbağlı keyif pozuna ise hala gülüyorum süpeer:)

  3. Yanıtla
    kiraz says:

    Gerçekten postu okurken hayretler içinde kaldım.
    2 yaşını doldurmadan bütün bunları yapabiliyorlar mı 🙂
    Allahım ben ne yapacağım duygusu yine kemirdi içimi, vaktim darlaşmaya, öğrenecek şeyler çoğalmaya başladı yine çığ gibi…
    Ama en çok Erin\’in sandalyedeki içecek keyfine bayıldım…

  4. Yanıtla
    AyçA says:

    Ebrucum hep gel o zaman 🙂 hiç hayır demeyiz terapine 😛

    Sabahnur aslında ben Erin’e eğitim vermedim sadece anlattım zaman içerisinde.. şimdi kendi bezi istemiyor rahatsız oluyor.. bahsettiğim ironi de burada galiba..mahrum etmek gibi görüyoruz bunları.. ben görmüyorum çünkü düşünsene altında bezle dolaştığını:S son derece sıkıntılı bir iş olsa gerek 🙂 meme konusunda ise 2 yaş yeterli bence.. bir de ikisini aynı anda başlamak zor olabilir..ben tuvalet için daha önce de yazdım 6 aylıktan beri anlatıyorum Erin’e 🙂 olayı kavramasını bunu bir olay gibi görmemesini sağladım galiba.. normal yaşantımızın içinde olağan bir durum..bir de seramonimiz var tabii bu da işin eğlenceli kısmı : yaptıktan sonra silinme, kağıdı atma, sifonu çekme baybay yapma ve en son fırçayla tuvalet temizleme 😛 🙂 biraz eğlenceli hale getirdim ikimiz de rahatladık galiba..:) neyse bu uzun bir konu ve herkes için değişken bir konu..
    ben bir süredir haftada 3 gün ofiste çalışıyorum kendi şirketimizde..çoğunlukla web işleri ile ilgileniyorum yeni yıla kalmaz fotoğraf işimi de yönlendireceğim / inşallah / 🙂

    Kiraz aslında kimisi yapabiliyor kimisi yapamıyor kimisi daha önce yapıyor.. bu çocuğa ve senin çocuğunla kurduğun diyaloga ve verdiğin zamana bağlı.. en çok çocuğa bağlı tabii.. o duygu hep oluyor, başlarda daha yoğun ama çocuğunu gözlemle gerisi geliyor 🙂
    onlar zaten sana ne yapman gerektiğini söylüyor.. “duyarga”ların açık olsun yeter:)

  5. Yanıtla
    k.i.s.d. says:

    Çok heyecanlı, bakalım biz neler yaşayacağız.

    İşyerinden de yazabilmek için blog adresini değiştirdim: http://kendiizinisurendeli.wordpress.com

    Böylelikle akşam istediğim gibi uyuyabilirim 🙂

  6. Yanıtla
    Enerji ve Huzur says:

    Sayfanızı yeni keşfettim.Çok beğendim.Takibinizdeyim.Sevgiler:))

  7. Yanıtla
    Nilgun says:

    meme ve bez kısmına biz henüz hiç girmeyelim:(. Erini ve tabiki annesini bu konuda tebrik ediyorum, ha bi de erini şapur şupur öpüyorum (nasılsa sanal ortam, istediğim gibi öpebilirim değilmi ayça:)).
    bu çıkartmalara benim yavru da bayılıyor, “yapiş, yapiş” deyip duruyor peşimden, ben meraklı minik dergisini alıyorum, oradaki yapiş yapişler gayet iyi.

  8. Yanıtla
    izgün says:

    çok çabuk büyüyorlar di mi?Erin kocaman delikanlı olmuş bezi hayatınızdan çıkarmaya başlamanıza sevindim darısı bizim başımıza diyelim:)
    Ayça fotoğrafçılığı meslek olarak yapmayı düşündün mü?bence bu konuda çok iyisin özellikle Erinin fotoğraflarına bayılıyorum tabi modelinde çok güzel

Post a comment