Son yıllarda bütün yazılarım ” bir süredir yazmıyorum” cümlesiyle başlıyor değil mi ? yazmıyorum değil yazamıyorum. O kadar dağınık ki kafam ve yerleşmeye çalışılan yaşam, ben kelimeleri toparlayıp cümlelere çeviremiyorum. Biraz sessiz kalma ihtiyacı belki biraz susma ihtiyacı. Biraz önce pekmez yapmak için üzümleri süzerken her şeyi bırakıp klavyenin başına geçmek geldi birden içimden ve belki de son iki gündür karnımdaki gerginliğin sebebini dökersem harflere biraz yumuşamaya yaklaşırım diye düşündüm ve hatta sabah yürüyüşümde dün gece Erin’in “geceleri uyuyamıyorum anne hep uyanıyorum bu çok rahatsız ediyor” deyişinin sebebini bulmuşken, benim karnımdaki sıkışıklık ile aynı olduğunu fark etmek, omuzlarımı kulaklarıma daha da çekerken sırtımdaki gerginliği, nefes alamıyor olmamın sebebi nefesimi vermediğim sıkı sıkı tuttuğum gerçeği, hepsi aynı yere bağlanıyor gibi: yeni bir yaşam!
hiç bilmediğim, yıllardır direndiğim, değişime hep hayır dediğim, 2 yıldır sonunda “tamam” dedikten sonra ancak gelip yerleşmeye başladığım yeni bir yaşamın doğumu! Doğum sürecinin sancıları gibi dalga dalga geldi 2 yıldır şimdi ise yeni bir bebek var elimde. Her ilk bebeğini doğuran anne gibi şaşkınca bakıyorum elimdeki bebeğe, geçen sene 5. anneliğini yaşayan lohusa deneyiminde demişim üstten üstten ya hah işte öyle değil mesele! Erin’i hatırlıyorum doğduğunda gülse ağlardım, ağlasa ağlardım, emse ağlardım, emmese ağlardım, uyusa ağlardım, uyansa ağlardım şimdi yine bir bebek var ellerimde ve ben ağlayamıyorum: hem çok heyecanlı ve mutlu olduğum hem deli gibi korktuğum bir yerden yazıyorum sevgili okur: ödüm patlıyor!
Yarın benim oğlum ortaokula Bozcaada İstiklal Ortaokulunda başlıyor!
18 Eylül 2017
1 senelik okulsuz hayattan sonra, hayatın okul olmadığı yerde okulsuz hayatın mümkünsüz olduğunu kabul ederek bundan 8 sene önce hayalini kurduğumuz ama benim ancak ulaşabildiğim bu karar sonucunda 5. sınıf burada başlıyor. (Okulsuz hayat konusunda daha önce yazmıştım tamamen okulsuz bir hayat değildi amacımız. İlk 4 seneden sonra bir ara vermekti niyetimiz ve belki 2. 4 seneden sonra yine ama bu sefer belki biraz daha planlı bir ara verebiliriz, kısmet..)
Biz artık Bozcaada’da yaşıyoruz.
Önümüzdeki 4 sene herhangi bir majör aksilik olmadıkça buradayız.
Sonrasını bilmiyoruz.
Hatta _40 yaşını geçmiş olduğum bu hayatımda artık bilmediğimi kabule geçtim_ hiç-bir-şey bilmiyoruz.
Değişime direnmek yerine deneyime dönüştürmenin heyecanını taşıyorum kalbimde, deneyimin içine atılmış olmanın.
“tekâmülünüz deneyimlerinizden doğar “~ Aeden Sf. 253
“Nasıl oldu bu kadar hızlı karar verdiniz pat diye yerleştiniz” dediklerinde bakıyorum öylesine: 8 senemi aldı benim İstanbul’dan ayrılmaya onay verebilmek _ki hala ayrılmış değilim tam olarak bu sene gidip geleceğim hemen her hafta bir yoga hocalık eğitimi için_
Şimdilik bu kadar sevgili okur… biraz heyecanlıyım bu gece .. paylaştığın için teşekkür ederim.. sabaha hayrola.. her şey hayırlara vesil ola..
Bundan sonrası düz ayak, kim bilir oturup yolculukları kayda geçmenin vakti de gelmiştir artık.
Yorumlar (8)
Ayça Oğuş (@AycaOgus) :
17 Eylül 2017 | 22:27Ortaokul merhaba https://t.co/DtcZIXB283 @AycaOgus aracılığıyla
Tolga Şahin :
18 Eylül 2017 | 02:35geçtiği yeri hissettirecek , iz bırakacak ki nerede başladığını bilelim…
mihenk alabilelim…
zaten sancısızı insanın gönlünü doyurmamakta ,öyle değil mi?
insana taşıyamayacağı yük verilmez , olmayacak dua ettirilmezmiş.
ne mutlu sana…
Papatya :
18 Eylül 2017 | 08:19Canım Ayçacım
Kararınızın çok yerinde ve zamanında olduğuna eminim. Herşey adım adım bu güne gelmek için olması gerektiği zamanda ve yerde geldi. Siz doyasıya tadını çıkarın. En çok da bu şansı yakalama fırsatı bulabilmiş az çocuktan biri olan Erin. Ona yeni okulunda iyi notlarla indeksli değil huzur ve bol neşeli bir okul yılı diliyorum. Hepinizi kucaklıyorum. Sevgiyle kalın
Nurdan Gençtürk :
18 Eylül 2017 | 08:262011’e mi giriyorduk 2012’ye mi şimdi tam hatırlayamadım? Bizim Beylerbeyi’ndeki evde birlikte karşılamıştık yeni yılı. Boğaz’ı seyreden yemek masasındaki Bozcaada sohbetini hatırlıyorum. Alpay’ın biran önce oraya yerleşme isteğini ve senin İstanbul’dan kopamayışını… İsteyen ve kopamayan iki yanının çayışmasını… Demek ki doğru zaman şimdiymiş! Umarım her gününüz birbirinden keyifli geçer… Yalova’dan sevgiler 😉
beste :
18 Eylül 2017 | 10:28oh be nasil içim rahatladi, senin duygularin bana da geçti:) hayal ettiginden guzel olsun hersey , opuyorum guzel yuzlum…O pekmez ne kivamli olur simdi tadindan yenmez 🙂
Hulya :
18 Eylül 2017 | 23:18Bundan tam dört sene önce aynı şekilde ani bir kararla Erdege taşındık. Istanbulu terk ettik ama şartlar dört sene sonra tekrar Istanbula geri getirdi bizi. Umarım sizin için hayırlı olur ve durenebilirsiniz. Yazdıklarında kendimi gördüm o dönem ben de boyleydim. Bu sene Arda ortaokula Istanbulda devam etmek istedi biz direnemedik başka erkenlerde vardı tabi döndük 🙂 Hakkınızda hayırlısı olsun
Ansi :
19 Eylül 2017 | 15:16Aycacim, yolun acik olmaya devam etsin. Cok onemli ve kiymetli kararlar almak tabii ki, sancisini beraberinde getiriyor. Karar verdikten sonra hersey daha kolay. Gonlunuz hos olsun! Bozcaadaya selam!
LİSE SON – Pinik-Kuş | Ayça Oğuş Blog :
20 Eylül 2024 | 15:56[…] Bozcaada’ya gelince biraz daha ferahfeza bahçe kedisi köpeği denizi derken daha uyumlu?? Yani 4 sene de […]