Alpay dağa gitti 19 mayıs tatili dolayısıyla, biz burada kaldık.. haftaya bizde kampa gidecektik unutmuşum eski bir arkadaşım Türkiyeye geliyor süpriz doğumgünü partisi var ve rezervasyon yapılmıştı.. kararsız kaldım, Erinle bir kamp mı?? verdiğim söz mü..? bir sonraki haftaya kaldı kamp sanırım oysa çok heyecanlanmıştım. Kafamda yapmak istediğim o kadar çok şey var ki yetişemiyorum yineliyorum şairin dediği gibi “yaşamak değil beni bu telaş öldürecek”..ben bunu hep yineliyorum.
Arabanım şaftı patlayınca elimde anneme sığındığımız cuma günü benim için biraz yorucu geçti.. doktor randevum olduğu için annem gelecek Erin’e bakacak ben sakin sakin yürüyerek gidecektim!!.. oysa ne oldu: annemde kaldık,kadıköyde sabah annemin işlerini hallettik sonra ben onları eve bıraktım,dolmuşa bindim eve döndüm,oğluma birkaç günlük kıyafet aldım – annem benim t-shirtümü giydirip uyutmuş zavallımı geldiğimde süklüm püklüm boynu bağrı açıktı 🙁 :)) – Alpay’a bırakılacak malzemeleri bıraktım,doktora gittim ve tüm bunları yine sırtım,elim çanta dolu yaptım.. yine aynı dolulukla kendimi trafiğe atmak yerine vapura attım işte o zaman sükünet başladı:ayaklarımı uzattım denizin sesini – maalesef sigara kokusu eşliğinde!! neyse ki pazartesi itibari ile artık açık alanlarda yasak ohh çok şükür– boğazın kokusunu! içime çekerek Kadıköy geri döndüm, bir de bu sükünetin ve huzurun üstüne otobüse bindim.. düşünmek için çok vakit vardı;düşünmedim sadece insanları seyrettim.Vapurda bir grup yeni üniversiteye girmiş kız vardı,Robert mezunu olduklarını konuşmalarından anladım,dershane öğretmenlerine rastlamış sohbet ediyorladı, düşündüm ve de fark ettim ki ben işimi ne çok seviyormuşum, öğrenciler ile çalışmak ne de keyifliymiş ve özlemişim; hoş beni bir allahın kulu oğlumdan alıp oraya hele ki “yönetemeyici” yazımdaki kadının altına eleman olarak sokamaz ama işte kampusu,işimi, öğrencileri özlemişim.. vapuru da özlemişim,vapurda simit çay ikilisini de..koşuşturmadan bir yerlere gitmeyi de. Bu tatil böyle sakin geçiyor aslında.Ertesi gün de sabahtan Erin’i akupunktur doktoruma götürdüm. Cildinde garip şeyler çıkıyordu. Sonuç: artık bizim de alerjik bir egzamamız var. Öğrendim ki etrafımda bir çok bebekte var ve nemlendirici kremler ile geçiriyorlar. Alerji için – tüm alerjiler- soğan’ın çok faydalı olduğun öğrendim hatta günde bir öğünde soğan çorbası çok iyi geliyormuş bir de ciltte çıkan bu egzema tipi şeylere meyan kökü suyu sürmek; deneyeceğiz.. Erin durur vaziyete geldiğinde bir akupuntur tedavisi ile de bu egzamayı kökünden halledeceğiz. Genetik bir durum babada ve babaannede var.. ehh modaya uyduk bir alerji de biz alıverdik.. önemsemek yok tabii bu durumu sadece şeker yok uyarısını çok dikkate aldık tonton Nüzhet hocamızın.
Hocadan çıkıp biraz Bahariyede yürüyelim dedik.. ne mümkün Erin her müzik çalan dükkanın önünde durup dans ediyor.. önüne bir mendil koysam para toplayabiliriz o kadar!! 😀 keyifli bir yolculuk takside uyuyarak bitince bende Erin’i yatağına bırakıp biraz kendi kendime dolanmaya çıktım.. yani bu tatil bana çok yaradı..Tabii Erin’e de.. bahçe olması evde çok faideli bir durum, “attaa” diye gelen komutta hemen çimlere atabiliyorsun ve gönlünce eğleniyor böylece bir yerlere yetişme kaygısı olmadan, “ay yolda uyur mu??” “ay şu yemeğini de alayım” gibi düşüncelerden muaf bir oyun vakti yaşayabiliyor insan.. dedim ya dinlendim ben bu tatil ..
Bugün 19 mayıs Gençlik bayramı.. yine ” Atam Atam sen kalk ben yatam da şuralara yine bir el atsan” diyesim geliyor..bir tarafta lise öğrencisi olduğunu düşünüdüğüm ama benim gece çıkarken yaptığım makyajı suratına yapmış, parmakları ojeli,burunları hızmalı,saçları fönlü, elleri sigaralı “ayy inanamıyyyorumm yaaaa”diye yaya yaya konuşan Türk gençliği;hayalleri,amaçları,hedefleri olmayan bir çoğunluk.. diğer tarafta daha kendilerini bulmamış ama kafaları kapatılmış türbanlı hatta bazen kara çarşaflı genç kızlar.. kahvelerde takılan boş bir gençlik,uyuşturucunun neredeyse ilkokul kapılarına indiği bir ülke,80 sonrası gençlik,elimde çantam,sırt çantam olduğu halde benden daha genç olanların değil onca yükümle yaşlı insanlara benim yer verdiğim otobüslerle dolu ülkem…hamileyken bile aynı şeyi yaşamış olmam..saygı bilmeyen,birbirleri bırak kendilerini sevmeyen,temizlik imandan gelir cümlesini duymamış bir genç toplumla karşı karşıyayım/ız.. hatta her aileye bunlardan X3 yapılması telkin ediliyor!!!
“Atam Atam kalksana,lambaları yaksana ülkem elden gidiyor çaresine baksana” diye değiştiresim geliyor..
Dayanamadım;kaç gündür yalnız gezme fırsatım olup da gözlemleyince eh bir de gençlik bayramı gelmişken..üzülüyorum aslında bir o kadar fazlası da korkuyorum: bu ülkede ve en korkuncu bu şehirde bir çocuk yetiştirmeye çalışıyorum..
Küçük bir sahil kasabasına gidesim ağır basıyor son günlerde..ülke aynı oldukça ne fark edecek ? sınır aşmak lazım/dı zamanında yapmadık.. belki yapar mıyız??
Son günlerin en büyük hiti:Saklambaç..Erin nerdeee?? dolapların içinde!!! cee-eeeee 😀
**Yarın sabah Alpay geliyor,faaliyet başarılı geçmiş, zirve de yapmışlar ama gerisini gelince dinleyeceğim. Bildiğim tek şey Erin eve dönünce bunalımlara girecek;bende..
**Feridun Düzağaç son albümü, Teoman son albümü elime geçmeli ve Candan Erçetin dinlenmeli eve dönünce bağırta bağırta..
**Bugün kendime pazardan hint işi bir elbise aldım;mutluyum mutlusun mutlu!! hemde ilk denemede içine girdim. 3 kilo vermiş olmanın hazzını duyuyorum ancak hala 10 kilo daha var ve çok zor !!!
**Bugün Erin ve annemle Yalçın’ın şirkete fotoğraf çekimine gittik..kalabalıktı..bir kaç kadının enerjisi bizi darmadağın etti. Erin sağa sola kafayı vurarak yürümeye ve ağlamaya başladı en son arabaya bindiğimizde morarmak suretiyle tüm vücudu kasılarak 1 dakikaya yakın katıldı: Çok korktum,hala gözümün önünden gitmiyor. Sanırım bende düşük bir gündeydim koruyamadım oğlumu. İlk defa ağlarken katıldı ve ben ilk defa bu kadar avazım çıktığı kadar “Erin” diye bağırdım ve sarstım.. katılınca poposuna çimdik atılırmış öğrendim sonradan..
Yorumlar (18)
hayal :
19 Mayıs 2008 | 20:42Meyan koku suyu mu? Nerde bulunur acep? Ben de damla hanima deneyeyim bakalim kabarciklarina.
su popoya simdik olayi da ilginc, ben bagirip onun sesini bastirirsan dikkati dagilip susar diye okumustum bir yerde (gerci ben bagirinca annem de kizdigimdan bagirdigimi sanip beni susturuyor, bu sistem yurumuyor yani!)
AyçA :
19 Mayıs 2008 | 21:05Meyan kökü aktarlarda var alıp kaynatıyorsun.. ben kaynattım ama sabah süreceğim ilk defa.. ya Aybala inan bana dikkatinin dağılması mümkün değildi .. tıkandı kaldı nefes almıyor bağırıyorum duymuyor annemin elinde annem dedi ki tahta gibi oldu!!.. yani bağırmak işe gerçekten yaramıyor ama belki cimcik canını acıtırsa ??.. olabilir.. aman yaa bir daha olmasın
pinarbk :
19 Mayıs 2008 | 21:06Geçmiş olsun.Duru’nun da kulağının arkasında zaman zaman kuruma oluyor kabuk gibi. Acaba egzama mıdır?
Bazen ben de biryerlerde kendi kendime kalıp dinlenme fırsatı buluyorum. Kafamı boşaltayım, güzel şeyler düşüneyim diyorum. Sonra bir bakıyorum ki bambaşka bir aleme dalmışım…
izgün :
19 Mayıs 2008 | 22:09Ayça,katılma olayını biraz daha açar mısın?Erinin neden katıldığını anlamadım birde böyle bir durumla karşılaşınca çimdik atmaktan başka ne yapılır?bildiklerini paylaşırsan sevinirim.
Egzama bizde de var Nehir 2 aylıkken ortaya çıktı özel nemlendirici,şampuan kullanıyoruz iyi gidiyordu ama 1 aydır çoğalmaya başladı,doktor 2 yaşına kadar geçer demişti ama geçmeyecek galiba bende de var benden geçmiş.soğan konusunu duymamıştım birde merak ettim neden şeker yok?aslında bu konulara biraz daha değinirsen çok sevinirim bildiklrimizi paylaşalım ki bilgi çoğalsın.Seni ve Erini çok öpüyorum
derya :
20 Mayıs 2008 | 07:12gçmiş olsun ayçcığım.şu da yazdıklarından en çok kilo konusuna takıldım.diyete başayabildiğine çok sevindim.darısı benim başıma.24 yaşındayım ama 2 tane çocuktan sonra tam 10 kilo fazlam var ..of of!hele şu yaz günlerinde kafaya takmamak elde değil dimi.
AyçA :
20 Mayıs 2008 | 10:21Pınar Erin’in de kulak arkasında kuruluk vardı.. 7 aylııken gittiğimiz Hülya hanım söylemişti ve alerjik olduğunu dikkat etmem gerektiğini özellikle hazır mamaları kavanoz mamalarını vermemem gerektiğini söylemişti.. hepsini yaptım ama bu egzama türedi yinede.. ancak gördüğüm kadarıyla kiminle konuşşam bebekken bu var. Egzemamı sizinki tabii ki bilemem :S
İzgün sanırım bende şampuam değiştirip nemlendirici kullanacağım bugün de meyan kökü suyu kullanmaya başladım ancak son günlerde özellikle güneşte –ki dün havuz kenarında bacaklarını falan havuza sokarken 50+ faktörlü koruma sürmüştüm– güneşe maruz kalan kırmızılıklar çoğaldı. Soğan tüm alerjiler için iyi bir gıdaymış. Bu konularda benim de çok bilgim yok olsa yazardım ) olduğu kadarını yazdım. Biraz önce de bebeğin idrarını – sabah ilk idrarı- sürüp biraz bekletip yıkanmasını duydum!!! egzemaya iyi geliyormuş!!!! dumur oldum .. amonyak tabii olabilir neden olmasın.. şimdi her türlü ilaç türevini duyarım artık.. katılma konusunda ise tek bildiğim çocuk gülerken ya da ağlarken nefessiz kalıyor.. ilk defa başıma geldi fazlasını yaşamadım umarım yaşamam kimse de yaşamaz..popoya çimdik atınca canı acırmış ve ayy diye bağırırken nefes alırmış bu da sonradan duyduğum bir yöntem ben genelde sallanır diye bilirim !!!
Derya kilo verme konusunda bol şans sana da.. ben bir cesaret başladım yaz günü zaten birşey yemek gelmiyor içimden.. 2 çocuğum olsa bendeki bonus iki katı olurdu herhalde tebrik ederim seni 😛
Elif TEPE :
20 Mayıs 2008 | 10:28Deniz’de de vardı alerjik dermatit.. sadece su ve nemlendirici vermişti doktorumuz.. bi süre şampuan kullandırmadı.. sonra da düzenli kullanım için bi krem vermişti, kızarıklıklar oluşunca sürmek için de başka bi krem.. bugün çok dağınık ve moralsizim, adları aklıma gelmiyor valla..
geçmiş olsun Ayça’cım.. katılma olayı çok ürkütücü!
AyçA :
20 Mayıs 2008 | 10:35http://www.sizinti.com.tr/konular.php?KONUID=620
http://bitkiler.blogcu.com/2262350/
http://www.bitkibilimci.com/d-7-Egzama+ve+Mantar+Turleri+Tedavisi.html
bulabildiğim linkler bunlar..
izgün :
20 Mayıs 2008 | 11:19Ayça,bizim kullandığımız nemlendirici ve şampuan Mustela nın Stelatopia serisinin nemlendirici ve şampuanı biz memnunuz iyi geliyor aynı markanın 50+ güneş kremini de sürekli kullanıyorum tavsiye ederim.
Akupunktur egzamayı geçiriyor mu?
züleyha :
20 Mayıs 2008 | 11:27sevgili ayça, ekzama için çok geçmiş olsun. benim kızımda 1 aylıkta başladı sonra geçti. yalçın savuran fotolarını çok beğeniyorum. acaba randevu alıp mı gitmek gerekiyor. yeri nerdeydi acaba? o şahane fotolardan 8 aylık kızımla ben de çektirmek istiyorum. çok pahalı değildir di mi?;P
AyçA :
20 Mayıs 2008 | 11:50İzgün artık sitede marka belirtmiyorum ama bende onları aldım 🙂 Akupunktur ile bir çok rahatsızlığıma çare buldum bugüne kadar etrafımdaki birçok insanda.. doğru ellerde çok faydasını görebilirsin. http://www.nuzhetziyal.com benim doktorumun sitesi okuyabilirsin..batı tıbbından önce gittiğim ilk adres benim geleneksel çin tıbbıdır ama ikisi birbirini tamamlıyor. geniş konu burada yazmak mümkün değil..
meltem :
20 Mayıs 2008 | 12:14çoook geçmiş olsun.
Gökşen :
20 Mayıs 2008 | 15:07Ayça, Lâl’de çok bebekken bir defasında katılır gibi ağlayıp, soluksuz kalmıştı, mosmor oldu. ben sadece çığlık atıyordum ve çok da küçük olduğu için sarsamamıştım da… çaresiz kaldığım o günü hatırladım yazını okuyunca. Olabildiğince hızlı yüzüne üflemek de iyi geliyor, nefesinin şiddetiyle soluk almaya başlıyor, inşallah tekrar etmez ama aklında olsun.
bu arada: ister batıdan, ister doğudan… anneyseniz nereden baktığınızın bir önemi yok. Sadece ve sadece daha güzel, daha yaşanılası bir ülke bırakmak için düşünen, kafa yoran, olup bitene kayıtsız kalmamaya çalışan bir gerçeğin parçalarıyız. Hepsi bu.
pinarbk :
20 Mayıs 2008 | 16:10Birşey yazayım dedim ama baktım ki Gökşen çok güzel özetlemiş, durdum. Zaten görülüyor ki, ne desen boş…
YASEMİN :
20 Mayıs 2008 | 18:40Merhabalar,
Geçmiş olsun Erin’e.
Soğanın faydalarını biliyorduk ama alerjiye de iyi geldiğini öğrenmiş olduk.
3kilo vermek mi?
Bence azımsanacak bişey değil. Hatta kilo vermeye çalışırken kilo alan bendeniz açısından süper bişey bu.
munevver :
20 Mayıs 2008 | 21:39merhabalar ayça ve erin ben ve oglum ereni hatırlarmısınız bilmem ama erenle erin aynı tarih dogumlu 16,03,2007 bir kere size mail atmıştım erinin katıldıgını okuyunca bende yazmak istedim erenimde 5 aydır aynı problem var ve her agladgında katılma oluyor ve yüzde morarma ile başlıyor ve nefes alamıyor (daha dogrusu nefesini toparlıyamıyor)biz iki ay once doktora götürdük birde eren de kilo alamama sorunumuz var hem kilo ile ilgili hemde katılma ile ilgili doktora göründük. erende demir eksikliği anemisi çıktı katılma ile başlarmış gelişiminde engellik peçete yeme kagıt yeme iştahsızlık. iki aydır demir ilaaçları veriyoruz ve allaha şükür artık çok fazla (öyle her agladıgında)katılma olmuyor.ve kilomuzda arttı 10kilo 500 gram ve 78 samtimiz bana göre az ama doktorumuza göre iyi.sen bilgili bir annesin ve bunları benden daha iyi bilirsin sadece başımızdan geçenleri senle paylaşmak istedim istersen bir demir baglamına baktır,br kere oldu dersen bence peşini bırakma çünkü ben o hataya düştüm ve geçiktim biraz ama yine de toparlandık.geçmiş olsun erini kocaman öpüyoruz erenle birlikte.
AyçA :
20 Mayıs 2008 | 21:58Elif bir ara ilacın adını yazarsan sevinirim bulunsun aklımda..
Züleyha Yalçın fotoğrafçı ama işi reklam biz arkadaş olduğumuz için gidioruz ve çektiriyoruz hatta bazen ben çekiyorum .. ama biraz bekle ben bir süre sonra bu işi yapmaya başlıyorum 🙂 o zaman konuşuruz ya da istersen bir arkadaşım daha var yönlendiririm vakit kaybey-tmek istemezsen mail ile bildirirsen sevinirim ( ayca@pandul..org)
Meltem teşekkürler
Gökşen sana da geçmiş olsun zor bir durum hala ara ara gözümün öününe geilyor.. aklımda olacak yüzüne üflemek ama umarım bir daha yaşamam
Pınar bir önceki mesajı sildim.. yazdıklarımın doğru okunmaması ve çarpıtılması sonucu sitemde istemediğim konuların bulunmasına izin vermek niyetim hiç yok ancak Gökçen çok güzel anlatmış bence de..
Yasemin sağol ama takıldım 3 kiloda işte 🙂 Soğanı bende yeni duydum bakalım kullanacağım ki zaten çok sık kullanırım her yemekte tazesi kurusu ama soğan çorbası hiç yapmamıştım .. zayıflamaya da yardımcıoluyor biliyorsan 😉
Münevver hatırlıyorum Eren’i 🙂 Erin’de demir sayımı normal çıktı bir kere oldu ama sağol uyarı için bir daha olursa doktorumuza danışırz . size geçmiş olsun çok zor bir durumdu sürekli söylediğim gibi
burcu demirel :
20 Mayıs 2008 | 23:40senin yazini okumadan once ben de egzama konusunda bi yazi yazmisim..demek bebeklerde oluyo bu hakkaten.yaw insallah gecer hemencecik 🙁