30

Renkli Mandallar ve nohutlar

Uzun bir yazı olacak ve çokça fotoğraf.
Canım deliler gibi yazmak istiyor ama sıkışmış dakikaların arasında doğru cümleler kuramıyorum.

Kafamın içinde dönen iş sayısını artık ben de bilmiyorum. Geçenlerde gelen bir mailde haklı olarak bana biri şöyle bir soru yöneltti : “ne iş yapıyorsun sen ben anlamadım” hani “kuzum senin olayın nedir?” gibi bir soruydu. “Ne iş olsa yaparım abi” modelindeyim evet farkındayım. Ama ben buyum. Süper anneyim evet, ama süper şanslı bir anneyim.
Bilmem kaç tane iş alır üstüme – Sabancı Üniversitesi çalışanı olmak bile girişimci yapar insanı unutmayalım!! :=) – , kışlık domates konservelerimi, haftalık yoğurt mayalamamı, dergi röportajlarını, nikken sunumlarını, fotoğraf çekimlerini, çamaşırı, en azından yardıma gelen ablamıza toplanmış ütü sepeti hazırlamayı akıl edebilmeyi, aktivite üretmeyi, “oynasana niye oynamıyosun anne??” sorusuna tepkisizce bakabilmeyi, ev taşıyan anneme en azından fikren ve uzaktan destek olduğumu ummayı, hepsini hepsini birbirine karıştrarak da olsa yapıyorum!! evet!! Daha da olmalı yazarken kısa geldi 😀
Ailemizin süt kaynağı sevgili Aysun oğlu 2.5 yaşına geldiğinde aynı enerji seline kapıldığını, herşeyin normal olduğunu ve tadını çıkartmamı söyledi. O güler ve güzel yüz, ruh söyler de ben inanmam mı ?? Perşembeydi şimdi her salı sabahımın ışığı gibi geliyor kapı her çaldığında. Ardından kaynayan sütümün içine biraz kahve koyup kendi kendimi demlemem umarım hep devam eder. Sütüm kaynadığında şu aşağıdaki alet “mööö” diye bağırıyor. Harika birşey!!
(Tchibo’dan)
Untitled-1
Ben bu kadar iş çevirmeye çalışırken o kadar çok desteğim var ki. Bu destekler olmasa ben bir hiçim :=) Demin bunu düşündüm.
Hızıma ben yetişemiyorum maalesef. Avucumun içine, lise sınav kopyası gibi notlar alacağım yakında!

Oğlum ve kocamla keyifli bir pazar geçirdiğim sırada çalan bir telefonla bindiğim taksideki konuşmalara şahit olan şöför : ” doktor musun abla? “diye sorduğunda, ben o doğuma yetiştiğimde, evde yapmak üzere hazırlanmış, bir gece önceden şekere yatırılmış reçelin bir tıkır alması için açılması gerekliliğini yerine getiren, ben eve döndüğümde oğluma ve bana lokum gibi nohut pişiren bir baba ve kocaya sahip olduğum için,

mohini-1

Bu sayfalara kendi sağlamamı yapmak için yazdığımı hatırlatan bir dostla sıcak sohbetler etme fırsatını yakalama şansı yaratan dergi işine sıkıca sarılabildiğim için,

2009_09_10_yapincak-Ada_0076

Doğuma koşar adım yetişebildiğim, doğan her bebeğin çığlığında oğlumun ilk çığlığını sürekli yaşayabildiğim için,

2009_08_29_Ela-Bebek128

Pazar günü ” hadi gel tweety var ben Sim’le gidiyorum” diyen oyun grubu dostlarım olduğu, çocuklarımız kendi başlarına yemek yerken iki çift laf edebildiğimiz için,

mohini-4

Köşedeki 1 milyoncudan aldığım ham mandalların evin bilumum köşelerinde aylardır dolanmasından dırdırlanan koca kişisine inat, oğluma sonunda elimize geçen her boya ile 1,5 saat boyunca o mandalları boyayıp kuruması için başında ” ne zaman kuruyacak anneee??” sorusuna bir türlü cevap bulamadığım ama daha bu projenin devamının geleceğini, bu mandallarla nasıl bir pano yapılacağını yazıp,kendi sağlamamı burada paylaşacağım bu güzel aktiviteyi bulduğum için,

mohini

Saat 09:00 – 11:00 arası, oruçlu oruçlu sıkılmadan bir odada sabırla torunuyla oynayan bir babaanneye ve oturup nohutlardan balık yapan bir bebeğe sahip olduğum için,

mohini-8
Kaç yaş arasına hitap ettiğini yazmamış olduğu için, “sel gelecek aman yollara dökülmeyin” uyarılarına inat – tanrım ne cahilce!! – annemin telefonla tacizlerine rağmen, kanyondaki astronot aktivitesine gidip, bize uygun olmadığını anladığımızda sinirlenmek yerine, bir kitapçıda yağmurlu bir gün aktivitesi gerçekleştirmekten keyif alabildiğimiz için,

mohini-2

Dönüşte, metroda oğlumun dondurma yerken kendinden geçmesini tüm metro ahalisi ile, sevecen ve sevgi dolu gözlerle, çocukça bir saflıkta seyredebildiğim için,

mohini-3
Bugs Bunny, Erin ve ben objektiflere el sallarken Demet Şener’in umarsızca kızını kareden çekmemesine!! kılımı kıpırdatmadan sakince gülümseyebildiğim için :=)))) – Evet evet köşedeki sağda duran kız kendisinin oluyor, Etiler annesiyim ben!! 😀 –

mohini-5
Örümcekman ile tırmanış yapan oğlumun yarım metre yukarıya çıkıp ” bam abi oldum ben” diye kendini mindere fırlatmak suretiyle atmasını, yüreğim ağzıma gelerek  ve tahammül sınırları içerisinde seyredebildiğim için, – buna alışmam lazım lakin ofise aynı duvardan yaptırma projesi var –

mohini-6
Bir türlü tweety’nin kuyruğundan ayrılmayıp, göğsüne taz, bugsbunny, tweety çıkartmaları yapıştırıp sonrada kocaman kostümlü karakterlere gidip” baak tazz burdasın” diye dert anlatmaya çalışan oğlumun, bütün gece ” bi daaa tüvitii” diye ısrarların karşı koyamayıp, hiç de haz etmediğim AVM’ye ertesi günde gidebilecek ve bundan keyif alabilecek gücü bulabildiğim için, (bu avmler çocukları hiper yapar!! beni bile çığrımdan çıkartıyor gürültü!!)

mohini-7

Herşeyi ama herşeyi ağlayarak, balık burcu edasıyla isteyen, 2 yaş bunalımlı oğluma, 32 yaş, kilo veremeyen depresif anne haliyle değil de, bunun sabır sınavı olduğunu kabullenmiş, olgun anne edasıyla yaklaşmayı deneyebildiğim için,

Evet evet.. hepsi için ben süper “şanslı” bir anneyim.

Paylaş :=)

Yorumlar (30)

  1. Yanıtla
    Açalya :

    Önemli olan insanın kendini öyle görmesi. Bir başkası sana söylese ne yazar! önce kendin göreceksin kendini şanslı. Gerisi hikaye.
    Metro fotoğrafına kırıldım gülmekten! hahahaha hani benim facebook`taki sanayağlı ekmek yiyen o çocukluk fotoğrafım gibi hahahah. Erin bu arada boy atmış. O arkadaki saç neyin nesi öyle? 🙂

    • Yanıtla
      AyçA :

      Sanırım Açalya dediğin nokta en önemlisi. Sen kendini nasıl görüyorsan öyle oluyorsun:=)
      Ben süper anneyim huhuuwwww uçuyorum!!! hendime gazı bir veriyorum. Arada Alpay da bir gaz veriyor gerisi sor bir uzuyor böyle bir dönüşüm var :Porma gitsin zaten 😀 haha
      Ev et aynen senin yağlı ekmek fotoğrafın gibi. Adam kendinden geçiyor dondurma yerken.!!
      Boyu uzadı evet. Bir şişiyor bir uzuyor böyle bir dönüşüm var .
      O arkadaki saç asla kesilemeyen beyfendinin kuyruğu. Sanırım kedi köpekle haşır neşir olmaktan o kuyruğu çok seviyor. Bir kere kestirmeden o parçayı bıraktırmıştık şimdi allahı gelse kestiremez onu :=) öyle sahiplendi yani:D

  2. Yanıtla
    çiğdemm :

    uhh ;/ okurken yoruldum. Gerçekten süper bir dayanma gücü ve süperr anne ;)) Ben etrafımdaki tüm hamişlere ve çocuğu olanlara blogunu öneriyorumm, siz bir okuyun da görün diyeee ;))Tüm bunları okurken, bize merhaba diyen minik mucizemiz için yetersiz kalmaktan korktumm :(( ( sanırım ;/ bu korku aşaması geçici di mi ?? )

    Erin’in metroda dondurma ile uyuya kalması çokk şirinnn ;)Bir de tweety’e kafasını gömdüğü son foto da müthiş 🙂

    sevgiler,

    • Yanıtla
      AyçA :

      Çiğdem merhaba.
      Annelik o dayanma gücü ile birlikte doğumla beraber sana verilen bir hediye. Bunu unutma. Her anne dünyanın en iyi annesidir çocuğuna. İlk aylardaki yazılarımı okursan benim de nasıl korktuğumu, yetersiz kalma endişelerimi görürsün:=) birincisi geçici ikincisi nneye göre yetersiz ?? Sadece kendin olmak ve annesi olmak bebekler için son derece yeterli doğasında geliyor gerisi zaten. Akışa bırak :=)
      Metroda aslında uyumuyor:D dondurma yalarkan gözleri falan kayıyor 😀
      Sevgiler.

  3. Yanıtla
    Güneş :

    Süpersin Ayçacığım ben Möö sesine bayıldım umarım bende bulabilirim. Keyifle okuyorum yazılarını.
    Sevgiler.

    • Yanıtla
      AyçA :

      Tchibo.comtr ye bir bak Güneş :=) internetten sipariş verebilyorsun sanırım

  4. Yanıtla
    askin :

    Ne is olsa yaparsin (abi:)) hepsinide cok iyi ve basarili yaparsin! Erin´de sen´de harikasiniz!. Bu arada kendine, kendi kendine, zaman ayirmayi unutma ki cooook uzun zaman yapabilesin bunlarin hepsini katlanarak:)
    Alpay´ya da ayriyetten TAKDIR!

    • Yanıtla
      AyçA :

      Bu aralar bu dediğini atlıyorum galiba. Ama fotoğraf çekmek benim kendime ayırdığım zaman aslında. Ne çektiğimin önemi yok:=) vizorden bakim yeter.. hele hele o bebekler ile beraber olmak var ya!! aslında şöyle hiçbirşey düşünmeden bir arkadaşımla oturup uzun hatta uzuuuuun bir kahve içesim var ama o uzunluk bana gelmiyor çünkü kısıtlı zamanlarda iş yaptığım için yet,şememe kaygım oluyor. İçimi döküyorum bu arada 😀 Erin okula başladığında ki bu ekim ayında haftada iki gün yarımgünden start alıyoruz :=) o zamanlar biraz daha huzurlu olacağım kendime harcadığım vakitte. Bakma böyle dediğime ben uslanmaz bir oğlağım!!
      Alpay’a takdir kesesinin ağzı kocaman açık :=)

  5. Yanıtla
    Tuğba :

    :))) Cook guzel yazmışsın yine, bin türlü duygu yaşadım okurken 🙂
    Erin’in kaymış gözlerine bayıldım, dondurmaya imrendim, kaynayan sütten istedim, canım kızımın ilk doğduğu andaki sesini genel sezaryen nedeniyle duyamadığıma hayıflandım ama en nihayetinde anne olduğum için ne şanslı olduğumu bir kez daha hissettim:)
    Demet Şener cidden de inanılmaz..Alkent parkında da böyleler bunlar 🙂
    Bu arada Etiler Annesi tamlamasına bozulmaya başliicam yakında, bu iki etti 🙂 Valla hepsi böyle diiller, bi Demet Şener bi de Ebru Şallı bu şekildeler, inan bana :))
    Öptüm ikinizi de 🙂

    • Yanıtla
      AyçA :

      Tuğbacım sen o tabiri neden kullandığımı ve her etiler annesine yapıştırmadığımı bilirsin yahu:=))
      Dijle valla helal densin diye değil içimi dökmek için yazdım:=) yoruluyorum ama mutluyum!! 😉 çalışmak bizi kurtaracak – mı ?? –
      İrem evde iki balık!! bizde iki oğlak bir balık!! 😀
      Serencim teşekkürler :=)

  6. Yanıtla
    Dijle BAHTİYAR DURGUNLU :

    çok dinamik ve eğlenceli satırlardı..Okurken;e kadın yapıyor vallahi,helal olsun dedim.Helal olsun!

    dağılalım,çalışalım arkadaşlar..

  7. Yanıtla
    irem :

    Ayca cok sevdim yazini…nasil sevdim anlatamam…ayrica yazi yazabilecek zamani da buluyorsun…bunu da eklemek isterim…bu bir sabir sinavi kesinlikle katiliyorum..biliyorsun mehmet ali de balik burcu ve babasi da…bense bir kova…neyse keyifle okuyorum yazdiklarini…coook sevgiler.

  8. Yanıtla
    Seren :

    Enerjinden, sabrindan oturu kutluyorum seni Ayca’cigim…
    Bu arada, fotograflara bayildim! Erin kocaman bir delikanli olmus artik.

  9. Yanıtla
    Tuğba :

    :)))))

  10. Yanıtla
    Iraz :

    Ne güzel yazmışsın yine :)Çok keyiflendim bak şimdi 🙂

    • Yanıtla
      AyçA :

      :=) Teşekkür ederim Irazcım ..

  11. Yanıtla
    hayal :

    hey gidi hey bir zamanlar oyun grubumuz vardı giderdik böyle aktivitelere falan :)))
    o inekten gittim aldım üşenmedim bu arada hehe ::))))

    • Yanıtla
      AyçA :

      Bu da bir gelişme Aybala yahu.. en azından Aslı ve ben gittik :=) spontan oldu hızlı oldu birden gittik işte :=) olacak bu kış daha sık olacak biliyorum.. yaz bitti ne de olsa :=) Güle güle kullan mööö’nü..
      Aslı 🙂 ay çok güldüm süper aktif bebeler manyak aktif anneler 😀 kısaca durum bu yani.. Ben Aysun’a da aldım hatta kendi hızımı alamayıp 😛
      Ben aslında bu sonbahar bayram sonrası bir oyun grubu toplaşması planlıyorum hava güzel olduğunda bir sonbahar akşamüzeri geçirelim diye .. o zaman ne güzel olur tanışırız.. yakamıza birer süt ısıtıcısı da takarız 😀 tamam saçmaladım!! 😛

  12. Yanıtla
    aslı budak :

    Ahhh ne güzel değil mi 2.5 yaş annesi olmak. Süper aktif bebeler, manyak aktif anneler, şapşahane, post çok güzel koşturmalı olmuş. Ben de möööö leyen dereceyi sevgili Aysunun sütlerini kaynatmak için almıştım. Ne çok pişti olduk yahu:)) bi tanışamadık ama olsun,

  13. Yanıtla
    şule :

    uykudan bayılırken gözlerim sulana sulana okudum.
    keyifliydi.
    demet şenere sinir oldum 🙂

    • Yanıtla
      AyçA :

      :=)) yok canım işin esprisiydi. O da kızıyla fotoğraf çektiriyordu 😀
      Üstelik yanında ne bakıcı ne yardımcı kendi başına bir babası bir kendisi çocuğuyla oynuyordu. Bu dikkat çekiciydi :=)

  14. Yanıtla
    Kuaybe :

    Yaklaşık bir altı ay sonra yine böyle bir yazı yazmanı tavsiye ederim Ayça.. Aktivite sayısının katlanacağını garanti ederim :))

    And yesss, you’re a gifted mom..

    • Yanıtla
      AyçA :

      :=) Kuaybe valla öyle görünüyor ama belki de şekli şemali yeri yurdu değişmiş bile olabilir!! kim bilir!:=)
      Thank you

  15. Yanıtla
    Papatya Papadopoulos :

    Dediğin gibi Ayça,
    anne olmak o ilk günlerde hepimizin korktuğu kadar zor birşey değil aslında… önemli olan yüreğinden gelen sesi dinleyebilmek, birazcık da çocukla çocuk olabilmek. Onunla oyun oynarken sen de aynı heyecanı duyuyorsan bu mutluluk dalgası çocuğa ulaşıyor, o da kendini daha mutlu hissediyor kesinlikle. İşte o yüzden çocukla mümkün olduğu kadar birlikte olabilmek çok çok önemli… ama bazen aynı anda pekçok şey düşünmek ve yapmak zorunda kalıyoruz. Senin de yaptığın gibi… kimimiz çalışan anneleriz, kimimiz de birden fazla çocuğun annesi. Bazen öyle bir an geliyor ki, neyi düşüneceğini bilemiyor insan. Mutfakta öğlene yetiştirmeye çalıştığın yemeği yaparken, aklında bir de çamaşırları koyayım da yıkansın di ye geçirirlen, bakıyorsun çocuklardan biri yerlere birşeyler dökmüş, onu silerken, bakıyorsun ufaklık kaka yapmış, diğeri meyve yemek istiyor, ama bunların hiç biri ertelenemez ki… bir işi yaparken öbürünü de yapmak zorundasın. Oradan oraya koşarken de Maya gelip “anne oynayalım mı, ben kuş olucam sen ne hayvan olmak istersin?” diye sormuyor mu? İşte o anlar, sabır yoklaması bence de. Çocuk anaokulundan yeni gelmiş, belli seni özlemiş, seninle vakit geöirmek istiyor, oynamaya hazır, rolleri bile paylaşmış 🙂 Ne yaparsın ki… onu da kıramazsın. “Tamam annecim, şu elimdekini bırakayım geliyorum” dedikten sonra fazla da gecikemezsin sonra başlıyor mızıldanmaya “ama anne, gelicem dedin gelmiyorsun”. Halbuki onunla oturup oynadığında, birlikte güldüğünde nasıl da mutlu oluyor :))) Geçen gün bebek evini öyle güzel dekore etmiş, beni bekliyordu. Gittim yanına, biraz oynadık, bir iki komik şey söyledim, öyle çok güldü ki, “anne iyi ki oynadık” dedi bana gülümseyerek. İşte bunu söyletebilmek bence çok önemli…

    Bunu duyabilme şansını yakalayabiliyorsa ne mutlu insana..
    Her Allahın günü bütün vaktini evini temizlemeye ayırmaktan çocuklarıyla vakit geçiremeyen annelerin böyle bir şansı olacağını sanmıyorum. o yüzden herşeyden önce çocukla birlikte olmak geliyor öncelik listemde.
    Sen de ne olursa olsun oğluşuna vakit ayırabiliyorsun ya, ne mutlu sana arkadaşım 🙂
    sevgiler..

    • Yanıtla
      AyçA :

      Papatya ne güzel anlattın ya..:=) bana birşey kalmadı cevap verecek.
      Ne olursa olsun oğlum hepsinin üstünde ve en çok vakit ayırmam gereken şey bu hayatta o. İyi bir bebek yetiştirmek iyi bir baba yetiştirmek ve neslin iyileşmesini sağlamak demek. Azınlık ( eğitimli,bilinçli tek max iki çocuk doğuran aileler ) bile olsak :=) devam..

  16. Yanıtla
    ensar bera'nın annesi :

    evet öylesin.ama seni büyük bir sevgi ve sadakatle okuyan bir okur kitlesine sahip olduğunu da unutma olur mu?bizden bahsetmemişsin ya,hatırlatayım dedim:)

    • Yanıtla
      AyçA :

      :=) nasıl bir bakış açısı Remziye:=) düşünememişim..
      Teşekkür ederim ayrıca :=)

  17. Yanıtla
    yapincak :

    Bense dört gün rötarla da olsa böylesine cıvıl cıvıl bir yazı okuduğum için, iki yıl önce bu blogu bulup (-geç buldum biliyorum), bu insanı -ki sen olursun- tanıdığım için şanslıyım. O beni pek şaşırtan, sanatçı ruhlu miniği tanıdığım için bir de. Bu internet güzel şey!
    Bezgin gecemi canlandırdın bir anda Ayça, oh. ‘Yorgunum’ ruh halinden sıyrılıp, yarın güzel şeyler yapmak gerek 🙂 Fotolar her zamanki gibi harika!! (Ama ben birini duvarıma asmak istiyorum 🙂

  18. Yanıtla
    Güneş :

    Ayçacığım, ilk iş olarak sütalarmından aldım, ama eridi!!!! ben mi yanlış kullandım, bu gün gittim tchibo’ya göstermeye, çok sattık hiç şikayet gelmedi dediler, ürünü alıp aynısından verdiler, belki o hatalıdır diyerek, sende bir sorun oldu mu???
    Bu arada bilgiler için teşekkürederim.

    • Yanıtla
      AyçA :

      aa yok bende olmadı birşey ama ben çok dibine kadar tencereye takmıyorum

      neyse değiştirmişler bari :=)

Leave a Reply to Açalya cevap vermekten vazgeç