Menekşe Kampı 2010

Video için ön not: kolay yüklensin diye flash yaptım ama menü göstermeyi beceremedim o yüzden video otomatik başlıyor. Seyretmek istemezseniz video üstüne sağ tuş yaparak oynat/çal tıklayıp durdurabilirsiniz. (sonradan fark ettim video sonuna kadar gitmiyor 🙁 bir yolunu bulup daha düzgün koyacağım 🙁 ) Yine bir sonbahar, yine vazgeçilmezimiz menekşe...

Okumaya devam et

Annem yapar!

Hah! unutmamak lazım! İki gün önce apartmandan çıkarken iki kat altımızdaki hamile komşumuzla karşılaştık. “aa ne kadar kaldı.. kız mı erkek mi” diye klasik aslında hiç mi hiç sormayı sevmediğim ve daha doğrusu bana sorulmasından hoşlanmadığım soruları ayak üstü sorarken kızcağız Erin’ e döndü. “erkek erkek sana arkadaş geliyor, top...

Okumaya devam et

Aman bir yerin gözükmesin anneanne!

Bu sabah yatağımdan kalktım, yüzümü yıkadıktan sonra 15 dakika kadar self-practice ( kendi kendisine yoga yapma) ihtiyacı içerisinde yattım yattım kalktım. 1 haftadır egzersiz yapmamak artık ne kadar büyük bir eksiklik haline geldi hayatımda anlatamam sanırım. Kendime tekrardan egzersiz disiplinini sağlamış olmaktan dolayı mutluyum ancak işler biriktiğinde, gidip de bu...

Okumaya devam et

ne yazim ne yazimmm

diye düşünmeye hiç gerek yok: İstanbul’da yaşıyorum malzemem bol! #1 Starbucks meselesi: Daha önce de takmışlığım var meseleye. Sevdiğim bir mekan Starbucks, doğum çekimlerinde genelde hastane yakınlarında bir iki tanesine rastlar, kahve molası verdiğimde interneti olması sebebiyle gider hem kapı posterimi hazırlarım hem internetini kullanırım. Tercihim her zaman sıkı bir...

Okumaya devam et

Tofaş mı Mercedes mi?

Geçen gün bahsetmiştim Erin kendi büyük bisikletine binmek istemiyor, fırsatını bulursa Kayra’nın bisikletini kaçırıyor , Kayra görürse vay haline 🙂 bulamazsa fırsat eski küçük bisikletine biniyor. İşte yine bir akşam üzeri : “anne gezme yapalım mı seninle dedikten sonra ki diyalog: A: Oğlum gel mavi bisikleti alalım E: Yok anne...

Okumaya devam et